MİSAFİRPERVERLİK

MİSAFİRPERVERLİK

Drahna Bartın’ın ulus ilçesine bağlı 6 köy 16 mahalleyi kapsayan bir bölgenin adıdır. Komşuları Kastamonu ilinin Cide ve Pınar Başı ilçeleridir.

Drahnalı birisi olarak gurur duyduğum ve en çok sevdiğim özelliğimizden bahsetmek istiyorum misafirperverlik;

Misafirperverlik tüm Anadolu’ya özgü bir özellik olmasına rağmen benim doğduğum Drahnada bu özellik her nedense daha ağır basan baskın bir özellik olarak öne çıkmaktadır.

Belki de benim bu düşüncem rahmetli dedemin eve gelen misafirlere karşı olan tutumundan da ileri gelebilir. Dedemin misafirlere göstermiş olduğu ilgi alaka, dedemin bizlerden çok gelen misafirleri sevdiğini düşünmeme sebebiyet vermiştir.  Öyle böyle bir ilgi değildir bu, kendi yaşıtımız olan misafir bir çocuğa bile dedem yerinden kalkar onu oturtur ve arkasına yastık koyardı. Evin halkına hiçbir zaman böyle davranmamış olması beni şaşırtan noktaydı.

Gelen misafire açmışın sana yemek koyalım mı? Sorusunu sormak çok ayıp karşılanırdı. Misafir ile sohbet edilirken bir taraftan da önüne yemek hazırlanır ve getirilirdi. Yemek dediysek öylesine bir yemek olmazdı bu ev halkının her zaman yiyemediği en değerli yiyecekler misafir önüne konulurdu.

Yaşımızın ilerlemesiyle birlikte gözlemlediğim kadarıyla bu misafirperverlik sadece bizim evle sınırlı değilmiş meğerse tüm Drahnalırın ortak güzel bir özelliğiymiş bu.

Doğduğum evin dört göz odası var ama bir odası sürekli kilitli ve girilmesi dahi yasak olan bir odaydı. Bu oda diğer odalara göre çok daha temiz ve güzel eşyalarla donatılmıştı. Duvarında halıdan Türkiye haritası vardı. Bir köşesinde diğer odalarda olmayan löküs diye tabir edilen gazla çalışan lamba vardı. Sobası bile kara değildi. Kilimleri yeni kilimlerdi. Kalabalık bir aileyiz ama buna rağmen kullanılmayan kilitli bir odamızın olması sizce çok tuhaf değil mi? Bu odanın adı Misafir odasıydı. Babaannem anahtarını verir oğlum misafir odasından şunu getir derdi. Ev içinde bile adı misafir odası olarak geçerdi. Bu oda sadece misafirlere açılır ve onları ağırlamak için kullanılırdı.

Düşünsenize 3+1 eviniz var ve bir odasını hiç kullanmadan misafir için ayırıyorsunuz. Bu misafire insana verilen değeri gösteren en büyük özelliklerden biridir.

Şimdi olmasa bile eskiden Drahna da bulunan birçok evde bu misafir odaları vardı. Nasıl bir kültürden geldiğimizi günümüz gençlerine aktarmamız gerekiyor.

Drahna’ya giriş yaptığınızda aç kalmazsınız. Herhangi bir evin kapısını çalmanız yeterlidir. Hem de o evin halkının bile her zaman yemediği yemeklerle ağırlanırsınız.

Drahnalı olmaktan gurur ve onur duyduğumu her zaman her fırsatta dile getiririm. Köylü olmak demek kültürsüz ve cahil olmak anlamına gelmez aksine şehirliye öğreteceği çok şeyi olan değer yargıları yüksek insanlar demektir.

Mustafa IŞIK